T.C.
ANKARA
2. İDARE MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/425
KARAR NO : 2020/2046
UYAP Bilişim Sistemindeki bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden 3zgZHUi – b2VZIHb – HzfMXo+ – z3a4Ns= ile erişebilirsiniz.
DAVACI : B.S
VEKİLİ : AV. RUKEN EMEL ÇEVİK
-UETS[16775-77571-89505]
DAVALI : İÇİŞLERİ BAKANLIĞI
VEKİLİ : AV.
Alparslan Türkeş Caddesi. Beştepe Mahallesi No:55 Beştepe
Yenimahalle/ANKARA
DAVANIN ÖZETİ : Ankara İlJandarma Komutanlığı bünyesinde Hizmet Muhafız Bölük Komutanı
olarak görev yapan davacı tarafından, 2019 yılına ait sicil notunun 56,99 olarak belirlenmesine ilişkin işlemin;
13 Aralık 2018 tarihinde FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütüne üye olduğu şüphesiyle Ankara İl Jandarma
Komutanlığı TEM Şube Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alındığı, 17 Aralık 2018 tarihinde hakkında adli
kontrol şartı ve yurt dışı çıkış yasağı tedbirleri konularak serbest bırakıldığı, 21 Aralık 2018 tarihinde Ankara
Valiliği oluru ile görevden uzaklaştırıldığı, yapılan yargılama sonucunda üzerine atılı suçu işlemediği sabit
görüldüğünden 17 Eylül 2019 tarihinde beraat ettiği, 01 Ekim 2019 tarihinde Ankara Valiliği oluru ile görevden
uzaklaştırma tedbirinin kaldırıldığı ve aynı gün tekrar göreve başladığı, 2019 yılı sicil dönemi içerisinde
herhangi bir şekilde ceza almamış olmasına rağmen arkadaşlarından öğrendiği kadarıyla 2019 yılında
devrelerinin arasında 10. sıraya yani en son sıraya gerilediğini tespit ettiği, işlemin hukuka aykırı olduğu ileri
sürülerek iptali istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ : Davacının sicil belgesinin yetkili sicil amirince Subay Sicil Yönetmeliği
hükümleri doğrultusunda hazırlandığı, değerlendirme yapan sicil üstlerinin, sicil alan personel ile üç aylık
çalışma şartlarını yerine getirdiği, Ankara İl Jandarma Komutanlığı Personel Şube Müdürlüğü emrinde görevli
iken Fetö/Pdy soruşturması kapsamında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 12 Aralık 2018 tarihli ve
2018/196446 sayılı talimatı ile gözaltına alındığı, adli kontrol şartı ile serbest bırakıldıktan sonra Ankara İl
Jandarma Komutanlığının 20 Aralık 2018 tarih ve 5085801 sayılı görevden uzaklaştırma oluru ile 20 Aralık
2018 tarihinde görevden uzaklaştırıldığı, ceza yargılaması sonrasında beraat kararına istinaden 01 Ekim 2019
tarihinde Ankara İl Jandarma Komutanlığının 01.10.2019 tarih ve 4422343 sayılı oluru ile görevden
uzaklaştırma tedbirinin kaldırıldığı, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu belirtilerek davanın reddi
gerektiği savunulmaktadır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Ankara 2. İdare Mahkemesince, dava dosyası incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Dava, Ankara İl Jandarma Komutanlığı bünyesinde Hizmet Muhafız Bölük Komutanı olarak görev
yapan davacı tarafından, 2019 yılına ait sicil notunun 56,99 olarak belirlenmesine ilişkin işleminin iptali
istemiyle açılmıştır.
27.12.1998 tarihli ve 23566 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Subay Sicil Yönetmeliği’nin, “Sicil
üstlerinin görev ve sorumluluğu” başlıklı 5. maddesinde “Sicil üstleri; emri altındakiler hakkında sicil
düzenlerken, üstlük ve komutanlığın en önemli olan özel yetkilerinden birini kullanırlar. Sicil üstleri; bu
görevin önemini göz önünde tutarak, sicil belgelerindeki nitelikleri tam bir tarafsızlık, adalet ve vicdanî
kanaatle değerlendirmekten sorumludurlar. Aksi durum, ehliyetli olmayanların lâyık olmadıkları rütbe ve
makamlara yükselmelerini, dolayısıyla Türk Silâhlı Kuvvetlerinin yetenekten yoksun kişilerin elinde görevini
yapamaz duruma düşmesi sonucunu doğurur. Hissî ve aşırı merhamet duygusuyla verilecek sicillerin, hak eden
bir başka personelin hakkını ihlâl edeceği, daima göz önünde bulundurulur. Sicil üstleri, haklarında sicil
düzenleyecekleri subayları iyi tanımak zorundadırlar. Bu nedenle, haklarında sicil düzenleneceklerin, günlük
T.C.
ANKARA
2. İDARE MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/425
KARAR NO : 2020/2046
UYAP Bilişim Sistemindeki bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden 3zgZHUi – b2VZIHb – HzfMXo+ – z3a4Ns= ile erişebilirsiniz.
eğitim ve çalışmalarını, tavır ve hareketlerini, disiplin ve itaatini, sicil belgesinde yazılı diğer hususları aralıksız
izleyerek; yapacakları haberli ve habersiz denetlemeler, özel yazılı veya sözlü sınavlar, verecekleri özel
görevler, çeşitli tatbikat ve manevralardaki tutum ve durumu ile de yeterlik ve yetenekleri hakkında tam bir
kanaat edinmeye çalışırlar. Maiyetini çok kısa zamanda gerçek durumu ile tanıyabilmek ve onun yeteneklerini
ölçebilmek imkânına sahip olan komutan veya amirin, iyi bir lider olduğu şüphe götürmez bir gerçektir.
Düzenledikleri sicillerdeki isabet derecesine göre sicil üstleri hakkında hüküm verilir. Birinci sicil üstleri, astları
hakkında mutlak kanaat sahibi olmaktan sorumludurlar. Daha üst sicil üstlerinin kanaat sahibi olmaları; şahsî
becerilerine, çalışma şartlarına, kuruluş bağlantısına ve görev fonksiyonlarına bağlıdır. (1) Sicillerde görülen
eksiklikler veya bu Yönetmeliğe uygun olarak düzenlenmemiş siciller, sicil üstleri tarafından gerektiğinde
imza, işaret, gerekçe ve kanaat hariç olmak üzere geri çevrilmeyerek düzeltilir ve ilgili sicil üstüne bilgi verilir.”
hükmü yer almaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden, davacının, Ankara İlJandarma Komutanlığı Hizmet Muhafız Bölük
Komutanı olarak görev yaptığı, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 12/12/2018 tarihli ve 2018/196446 sayılı
soruşturma dosyası kapsamında 13/12/2018 tarihinde gözaltına alındığı, Ankara 8. Sulh Ceza Mahkemesinin
17/12/2018 tarihli ve 2018/11 sorgu sayılı kararı ile Adli Kontrol Şartıyla serbest bırakıldığı, Ankara Valiliğinin
20/12/2018 tarihli ve 5085801 sayılı oluru ile görevden uzaklaştırıldığı, Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma
Suçundan yargılandığı Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesinin 17/09/2019 tarih ve E:2019/16, K:2019259 sayılı
kararı ile beraat ettiği ve kararın istinaf edilmeden kesinleştiği, beraat kararına istinaden 01/10/2019 tarihinde
Ankara İl Jandarma komutanlığının 01/10/2019 tarihli ve 4422343 sayılı oluru ile görevden uzaklaştırma
tedbirinin kaldırıldığı, davacı hakkında istihbari bilgiler bulunduğundan Ankara İl Jandarma Komutanlığının
11/03/2020 tarihli ve 1404578 sayılı oluru ile görevden uzaklaştırıldığı; davacı tarafından 2019 yılısicil dönemi
içerisinde herhangi bir şekilde ceza almamış olmasına rağmen 2019 yılında devrelerinin arasında 10. sıraya yani
en son sıraya gerilediğini tespit ettiği ve bu durumun emsallerinin gerisinde kalmasında etkili olduğundan
bahisle 2019 yılı sicil notunun iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, askerlik müessesesinde her türlü yükselme, taltif, yurtiçi ve yurtdışı kurs, öğrenim ve
görevlendirmelerde personelin sicilleri büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle sicil üstleri üstlük ve
komutanlığın en önemli özel yetkilerinden olan sicil verme yetkisini kullanırken mutlaka objektif olmak
durumundadırlar. Ayrıca her ne kadar sicil işlemlerinin idarenin diğer işlemlerine göre takdir yetkisinin daha
yoğun olarak kullanıldığı işlemler grubunda olması ve T.C. Anayasası’nın 125/4 ve 1602 sayılı Kanun’un
21/2’nci maddelerinde belirtildiği üzere, takdir yetkisini ortadan kaldıracak biçimde yargı kararı verilemeyeceği
göz önünde tutulsa da, burada denetlenemeyecek olan husus hukuka uygun kullanıldığı tespit edilen takdir
yetkisi olup, bu yetkinin hukuka aykırı kullanıldığının anlaşılması halinde, idarenin sicil tanzimi konusundaki
takdir yetkisi de denetlenebilecektir.
Sicil işlemlerindeki hukuka aykırılığın kendisini gösterdiği durum ise; uzun yıllar boyunca belirgin bir
çoğunlukta çok yüksek sicil notları ve olumlu kanaatler ile takdir edilen personelin, genel gidişata ve
uygulamaya istisna teşkil edecek biçimde ve göze çarpacak nitelikte, ayrıca birden bire düşüşü açıklayan makul
nedenler öne sürülmeksizin düşük sicil notları ile takdir edilmiş olmasıdır.
Açıklanan tüm bu mevzuat hükümlerinin ışığında, bir personele yetkili sicil amirlerince sicil
düzenlenmesinde, objektif ölçüt ve kriterlerin esas alınması, sicil yılı boyunca vaki başarı ya da başarısızlığın,
görev zafiyeti hallerinin, disiplin bozucu tutum ve davranışların yargı denetimine elverişli somut neden ve
gerekçelerinin ortaya konması gerektiği, tam bir tarafsızlık, adalet ve objektif vicdani kanaatle hareket etme
halinin ise ancak bu halleri somut bir şekilde ortaya koyan yazılı bilgi ve belgelerin mevcudiyeti durumunda
gözlenebileceği, salt “takdir yetkisi”ne dayanılarak verilmiş, hiçbir belgeye dayanmayan bir olumsuz sicilin,
sübjektif bir sicil mesabesinden öteye gidemeyeceği, kaldı ki “kamu yararı”na kullanılması zorunluluğu olan
takdir yetkisinin “objektif” ölçütlere göre kullanıldığının kanıtlanmasında başkaca bir hukuki olanağın da
mevcut olmadığı, belirtilen bu esaslara aykırı şekilde düzenlenen sicillerinin ise hukuka aykırı olacağı
değerlendirilmektedir.
Sicil amirleri, emri altındakiler hakkında her sicil döneminde önceki sicillerden tamamen bağımsız
surette, amirliğin en önemli olan özel yetkilerini kullanılmak suretiyle sicil düzenlerler. Türk Silahlı
Kuvvetlerinin görevini en iyi şekilde yapabilmesi için sicil amirlerinin hakkında sicil düzenlenecek personeli
T.C.
ANKARA
2. İDARE MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/425
KARAR NO : 2020/2046
UYAP Bilişim Sistemindeki bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden 3zgZHUi – b2VZIHb – HzfMXo+ – z3a4Ns= ile erişebilirsiniz.
çok iyi tanıması, her türlü tavır ve hareketlerini, disiplin ve itaatini, yeteneklerini tam ve doğru bir şekilde tespit
etmesi gerekmektedir.
Sicil amirleri, önceki sicillerle bağımlı olmaksızın maiyetini değerlendirir ve sicil notunu
yükseltebileceği gibi daha aşağıya da indirebilir. Sicil amirleri sicil verme görevinin yerine getirilmesinde,
taktir yetkisine sahip olmakla birlikte tam bir tarafsızlık, adalet ve vicdani kanaatle değerlendirme yapmakla
yükümlüdürler.
Sicil amirleri, emri altındakiler hakkında sicil düzenlerken, üstlük ve amirliğin en önemli ve özel
yetkilerinden birini kullandıklarının ayırtında olarak sicil belgesindeki nitelikleri tam bir tarafsızlık, adalet ve
vicdani kanaatle değerlendirmekten sorumludurlar.
Sicil amirlerinin kabul edilebilir nedenlere dayanmaksızın, personellerin istikrarlı olan ve yüksek
seviyede gerçekleşen sicil eğiliminden ani ve açık bir sapmaya yol açacak ve safahatıyla çelişecek bir şekilde
not ve kanaat belirtmeleri durumunda takdir yetkisinin hukuka aykırı kullanıldığından söz edilebilir. Diğer
taraftan, sicil amirleri, sicil düzenledikleri personel hakkında her sicil döneminde, önceki yıllara ait sicil notları
ve kanaatleri ile bağlı olmaksızın, personelin görevinde gösterdiği çalışma düzeyini bağımsız surette takdir
etmek ve değerlendirmek, objektif ve yansız surette sicil düzenlemek görev ve yetkisiyle donatılmıştır. Aksi
görüşe itibar edilirse o zaman sicil amirinin sicil verdiği personelin o sicil dönemindeki çalışma seviyesini
gerçeklere uygun surette değerlendirmesi olanağı kalmamış olur ki bu durum sicil müessesine ait kamu yararı
ilkesine aykırı düşer.
Uyuşmazlıkta, yukarıda belirtilen ölçütler doğrultusunda dava konusu sicil işlemleri incelendiğinde;
davacı hakkında 2019 yılı sicil döneminde 56,99 sicil notunun davacının sicil alma eğilimine ve sicil safahatına
nazaran yüksek oranda düşüş gösterdiği, önceki sicil dönemlerinde 2019 yılına kadar 2017 yılında 99,710
olmak üzere 2010, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2018 yıllarında 100 üzerinden 100 sicil notları ile
değerlendirilen davacının, dava konusu 2019 yılında yaşadığı bu düşüşü haklı göstermeye ilişkin somut bilgi
ve belge bulunmadığı, dolayısıyla 2019 sicil notundaki düşüşün sebebinin somut olarak ortaya konulmak
suretiyle açıklanamadığı hususu dikkate alındığında, dava konusu işlemin hukuka uygun olmadığı sonuç ve
kanaatine varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline, aşağıda dökümü yapılan 279,70-TL yargılama
gideri ile AAÜT uyarınca belirlenen 1.700,00-TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya
verilmesine, artan posta gideri avansının kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine, kararın tebliğini
izleyen günden itibaren 30 gün içerisinde Ankara Bölge İdare Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere,
12/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Jandarma Sicil İptal Davası.
Posted in İdare Hukuku, Miras Hukuku Ocak 10, 2021